Azerbaycan Müziğinin Sınır Tanımayan Gücü

Azerbaycan Müziğinin Sınır Tanımayan Gücü

Azerbaycan’ın tarihi kadar eski olan muğam sanatı uzun yıllardan beri Avrupa ve diğer ülke halklarınca beğeniyle karşılanıyor.

Azerbaycan dışında muğam, genellikle İran, Pakistan, Kırgızistan, Suriye ve diğer ülkeler de sevilir ve tanıtılır. Son yıllarda Bakü’de düzenlenen Muğam Âlemi Uluslararası Sempozyumlarında teori yanında pratiğe de önem verilir.

Değişik ülkelerden muğam sempozyumlarına katılan bilim adamları arasında Almanların muğam sanatına ilgileri dikkat çekiyor.

Alman bilim adamları yanında, sempozyumda Iraklı araştırmacının muğam sanatına ait söylediklerine sayın Ordinaryüs Dr.Vasim Memmedeliyev’in sempozyum sonrası söylediği gibi “muğam o kadar gizemli ki ben bile bugün yeni bir şey öğrendim” demesi muğam hazinesine olan ilgiden geliyor.

Tabii ki bu yazılar, araştırmalar Almanya müzik bilimcilerinin, müzik üstatlarının, hatta sıradan dinleyenin ilgisini çekti.

Bu açıdan ünlü muğam ustalarımızın yurtdışı turneleri Azerbaycan’ın ve tüm Doğu’nun eşsiz müzik türü sayılan muğamların tanınmasında çok önemlidir. 

1990’lı yılların başlarından dünyanın, o sıradan da Almanya’nın büyük salonlarında ifasıyla herkesi hayran bırakan, Almanya’da 1999 yılında UNECKO ödülünü alan muğam üstadımız Âlim Gasımov sanatıyla muğamseverlere hizmet vermektedir.

Onun Köln şehrinde konser salonundaki performansını WDR radyosunun dünyaya canlı yayınlaması Azerbaycan muğam sanatına verilen en yüce değerdir.

Değişik yıllarda Almanya’nın konser salonlarında Azerbaycan muğam sanatını başarıyla seyircilerine sunan Habil Aliyev, Ramiz Guliyev, Alim Gasımov Almanları ve misafirleri büyülemişler.

Muğam müziğine Almanların ilgisinin önemli nedenlerinden bir de caz üstadımız Vagif Mustafadaze olmuş. Onun piyanoda klasik müziklerimizi muğamdan esinlenerek ifa etmesi çoklarını hayran etmiş, bazı sanatçıların da hayretine neden olmuştur.    

Alman Azerbaycan Derneği’nin 2015 yılının mayıs ayında Bakü’de Kapelhaus Alman Azerbaycan Kültür Birliği’nde yapılan 25.yıldönümünde Dostluk madalyonu alan Prof.Ramiz Guliyev tarda Alman müziğini çalarak salonda bulunan ünlü Alman sanatçılarını hayran bırakmıştır.

Derin felsefi anlam taşıyan şiire dayanarak herhangi muğamı dikkatle dinlerken Fuzuli, Nesimi, Seyit Azim Şirvani, Vahid ve diğerlerinin gazellerinin anlamı üzerinde düşünürken, insan gizemli bir âleme varır, yaşadıkları duygular dinlediği muğama uyar. Muğam müziği tüm hallede bizim iç dünyamızı etkiler. 

Kültür açısından da muğam manevi değerlerimiz gibi insanlarda moral yapar, onların düşüncelerinde ve yapıcılığında önemli etken olur.

Uzmanlar tarafından yüzyıllarca Doğu ve Batı arasında yapılan çeşitli araştırmalara rağmen, muğam müziğinin vatanı Azerbaycan olarak UNESCO tarafından da tanınır. Azerbaycan kültürüne özen gösteren ülkenin First Ladysi Mehriban Aliyeva’nın girişim ve desteğiyle Bakü Bulvarında yapılan, mimarisiyle herkesi hayran bırakan Muğam Merkezi dünya muğam merkezi olarak sevenlerinin en kutsal yerine dönüştü.

Avrupa Yaz Oyunları’nın tanıtım etkinliklerinde kullanılan hatlar da muğam sanatını yansıtmaktadır. Muğam halıcılık sanatına da yansımıştır.

Vecihe Samedova adına Resim salonunda Fahrettin Ali’nin Muğam Müziceleri motifinde yaptığı resim eserleri toplu halinde Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi’nin desteğiyle albüm şeklinde yayımlandı.

Almanya’da yaşayan Azerbaycanlıların Azerbaycan televizyonu aracılığıyla sabırsızlıkla bekledikleri muğam yarışmaları, Meclis-i Üns programları soydaşlarımızın vatan hasretini gidererek, onların özlemlerini avutacak gizemli sestir.     

           

  Dr.Çingiz Abdullayev

 

DİĞER MAKALELER