Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in başkanlığında Bakanlar Kurulunun 2015 yılının ilk yarısının sosyal ekonomik gelişiminin sonuçlarına ve gelecekteki çalışmalarıyla ilgili toplantı yapıldı.

Devlet Başkanı toplantıda açılış konuşması yaptı.

Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in açılış konuşması:

- Bugün biz geleneksel olarak yılın altı ayının yekûnlarını tartışacağız. Şimdiden yekûnların çok olumlu olduğunu belirtmek isterim. Azerbaycan başarıyla gelişiyor. İlerleme dinamik özelliğe sahiptir ve altı ay içinde kazandığımız başarıların tarihî başarılar olduğunu söyleyebilirim. Nitekim bugün biz dünyanın değişik ülkelerindeki olumsuz süreçleri gözlemlemekteyiz. Orta Doğu’da durum olabilince gergin. Kanlı olaylar bitmiyor, kan dökülüyor ve yeni savaş ocakları alevleniyor. Avrupa ekonomik çıkmazdadır ve henüz krizden çıkış yolunu bulamamıştır. Bu bağlamda biz orada manevi krizin belirtilerini de görüyoruz ve bu bizi rahatsız ediyor.

Azerbaycan uzun yıllardan beri bölgede çok kültürlülük değerlerinin egemenliğini yaşıyor. Bölgede barış, güvenlik, iyi komşuluk eğilimleri güçlensin diye bildiğiniz gibi Azerbaycan tarafından bu yönde hem ülke içinde, hem de uluslararası alanda çok önemli çalışmalar yapılıyor. Fakat bunun yanında biz bazı Avrupa ülkelerinde tam farklı manzaralarla karşılaşıyoruz ve bu bizi rahatsız ediyor.

Manevi kriz, ekonomik kriz bugün artık Avrupa gerçeğidir ve tabii ki bu bizi düşünmek zorunda bırakıyor. Bu etkenlere ilerideki çalışmalarımızda muhakkak dikkat edeceğiz. Azerbaycan Avrupa kurumlarına ne denli uyum sağlamalıdır? Bunu yapmalı mı, yapmamalı mı? İşbirliğine mi üstünlük tanımalıyız? Bir süredir bu konuda bizzat düşünüyorum ve önümüzdeki aylarda yeni işbirliği mekanizmi, şekli ve konsepti hazırlanması gerektiğini hesap ediyorum.

Bugün çağdaş dünyada manevi değerler hakkında daha çok konuşmak gerektiği düşüncesindeyim. Çünkü hem Orta Doğu’da, hem Avrupa’da, Bağımsız Devletler Birliği’nde çıkan kriz, manevi değerler üzerinde kurulmuş. Tartışmalar çoğu zaman bu nedenlerden kaynaklanmaktadır. Bu yüzden de biz Azerbaycan’da tabii ki, tüm bu sorunları çözerek büyük bir inceleme sonrası ülkemiz, halkımız için en iyi, olumlu seçenekleri tercih ediyoruz ve edeceğiz. 

Bağımsız Devletler Birliği’nde durum gördüğümüz kadarıyla o kadar da iç açıcı değil. Birçok ülke krizle baş edemiyor. Ukrayna’da kriz halen devam etmekte. Ermenistan ekonomik açıdan çökmüş denilebilir. Ermenistan’ın diktatör rejimi kendi halkını o kadar ezmiş ki halk artık dayanamaz hâle gelmiş. Ermenistan rejimi halkının sırtından zenginleşiyor. Belki de çoğu bunu bilmiyordur. Fakat Ermenistan belki de dünya çapında yurtdışından en ucuz doğalgaz alan ülkedir. Oysa kendi halkına bunu üç defa paha satıyor. Elektrik de, yakıt da aynen öyle. Yani bu rejim halkının kanını emiyor. Doğal olarak halk buna dayanamaz. 

Azerbaycan’da enflasyon çok düşük düzeydedir – %3,5. Halkın ekonomik gelirleri geleneksel olarak enflasyonun üstündedir ve %6,2 artmıştır. Ziraat %7’den fazla artmış, kesin olarak %7,3 olmuştur. Bu da son yıllar içinde en yüksek artış temposudur. Tüm bunlar yapılan çalışmalar sonucu başarılmıştır.

Ülkemize 6 ayda 12,7 yatırım yapılmıştır. Bu da çok büyük rakamdır ve bu ilk 6 ayda yabancı yatırımlar üstünlüktedir. Son yıllarda yerli yatırımların üstünlüğünü görüyoruz. Bu yılın 6 ayındaysa yabancı yatırımlar üstünlüktedir. Bu da olumlu durumdur. Çünkü bu Azerbaycan’ın yatırımlar için çekici bir ülke olmasının ve yabancı yatırımların gereken güvencesinin verilmesi belirtisidir. 

Ordu kuruculuğu bizim için hep önceliklidir ve Hazar kıyısında en büyük askeri tesislerin birisi bu yıl kullanıma sunulmuştur. Askeri deniz üsleri kurulmuştur. Gereken tüm önlemler alınıyor, askeri kampüsler, üsler yapılıyor, onarılıyor, askerler, subaylar için güzel ortam sağlanıyor. Doğal olarak silah, cephane, maddi teknik donatım hep dikkat odağındadır. En modern silah ve teknoloji alınıyor. Bugün Azerbaycan ordusu dünya çapında güçlü ordular arasındadır.

 Bizim politikamız Azerbaycan’ın çıkarları üzerinde kuruludur. Hiçbir dış kuvvetler bizim politikamızı etkileyemez. Şunu da belirteyim ki – Azerbaycan toplumu da biliyor, bize çok kötü kampanya uyguluyorlar. Bu kampanyalar durmuyor, önemli uluslararası etkinliklerde daha da alevleniyor, güçleniyor. Fakat bu devamlı bir kampanyadır, nedenleri bellidir. İlk sırada dünya Ermeniliği, Ermeni lobisi bizi hedefe almıştır. Onların himayesinde olan ikiyüzlü, rüşvetçi politikacılar bu çalışmalara katılmaktadır. Özellikle bu Batı politikacılarına aittir. Ermeni paralarıyla kendilerine lüks hayat kuran kongre üyeleri, senatörler, vekiller, İslamofobi politikacıları vb. ögeler Azerbaycan’a savaş açmışlardır. Ne yazık ki bugün Avrupa’da faşizm, ırkçılık, İslamofobi, şovenlik görülmektedir. Yani bu bir tek Müslümanlara karşı değil. Tabii ki onlar bir İslam ülkesinin bu kadar gelişmesini istemeyen güçlerdir. 

Mesela Avrupa Oyunları döneminde ve Oyunlar sırasında bize karşı habercilik savaşı en keskin aşamasına geçmişti. Fakat bu savaşı Azerbaycan halkı ve devleti kazandı. Çünkü bu kampanya ve kampanyanın son aşaması bir daha hiçbir dış gücün bizim idaremizi etkilemeyeceğini kanıtladı. 

Bu bağlamda bizim Avrupa ülkeleriyle iki taraflı ilişkilerde sorunlarımız yoktur. Çoğu zaman Avrupa’nın ileri gelen ülkelerinin liderleriyle görüşler sırasında doğal olarak tüm bu olumsuzlukları söylüyorum. Diyorlar ki aldırmayın, onlar buna değmezler. Biz de üzerinde durmuyoruz. Eğer üzerinde duracak olsaydık onların söylediklerini yapardık. Burada kimse onların söyledikleri tek bir şeyi bile yapmayacak. O kararlar bizim için kâğıt parçasından başka bir şey değildir. Bu yüzden de onları icraata sokmayız. Bunu anlasınlar, Azerbaycan halkı da anlasın ve o çirkin yazıları yazanlar da anlasınlar. Azerbaycan’la zor diliyle konuşulmaz, Azerbaycan’la dost, birlik olmamalıdır. Biz buna hazırız ve gelecekte, işte bu yönde yürüyeceğiz.